Osmanlı bakiyesi Cumhuriyet çocukları olarak, köklerin izinde olmalıyız. Giresun’da yayınlanmış İzler dergisinin izini sürmüş bir yayını konuşuyoruz. İzler dergisinin latinize edilmiş hali olan kitap;sevgili Mustafa Çulfaz kardeşimizin himmetiyle prestij bir yayına dönüşmüş. Ahmet Hamdi Öğütçü ağabeyimiz de bize ulaklık yaptılar,sağolsunlar. Atlas boy olan kitap tam bir hulasa metinler toplamı olmuş. Kitaba takdim yazan İhsan Hakyemez Beyefendi, tam bir arkeolog gibi eser toplayan bir şahsiyettir.Giresun sevdalısı olarak, Giresun’un antika eserlerini toplar.Elimizdeki İzler kitabı, derginin toplam bir baskısı(osmanlıca metin hariç) desek yeridir.Giresun basın tarihinin bir parçası olacak olan kitap, aslında yok olmaya yüz tutan ecdat metinlerini kurtarma operasyonudur.Osmanlıca dergilerin güncellenmesi, onların ölümün eşiğinden almaktadır.Bu çalışmada böyle bir mantıkla yapılmıştır.
21 Şubat 1924’te yayınlanmaya başlanan İzler dergisi, kitap sayesinde yeniden yaşama döndürülmüştür. Her sayısının orijinal kapağını koruyan İzler kitabı, akabinde latinize metinlere yer ayırmıştır. İzler kitabında yazan kimler yok ki:” Ahmet Cevdet Paşa’nın öğretmen kızı Emine Semiye Hanım,Faruk Nafiz Çamlıbel, Tevfik Fikret, Neyzen Tevfik usta, eleştirmen Orhan Şaik Gökyay, şair Ömer Bederettin Uşaklı, Rıfkı Melül Meriç, Baha Tevfik, Amasyalı Haşim Nezihi Okay,Can Akengin, Hammamizade İhsan Bey” gibi ağır toplar yazı yazma şerefine nail olmuşlar. Yerel bir derginin, folklor dergisi gibi, ülkenin her yanından yazara imkan tanıması, ayrı bir güzelliktir. Dönemin Giresun’u da ergen Cumhuriyetin heyecanını yaşıyor olsa gerek. Çünkü, dergide epey eğitici bir yazar kadrosu da var.
Dini, mili, eğitim içerikli olan bir didaktik yazı ve yazar kadrosu da mevcut. Muhtemelen doktor olan Dr.Memduh Cevdet’in eleştiri yazıları böyledir.Kadın, Lisan Bahsi ve Tıbbi Istılahlar Meselesi vb. Dini yazılarıyla katkı veren bir din adamımız da var, Vakkas Ferit. Mesut İnkılabımız Karşısında İlmi Düşünceler,Hocaların Skolastik-Medrese Zihniyeti.Dr. İsmail Kenan da sağlık yazıları yazan bir kalemdir.Müskirat Mikropların Hamisidir,Tababette Yeni Alemler başlıklı yazıları vardır. Yeni yapılmış toplumsal değişikler ışığında yazılan yazılar da mevcuttur. Yani bir anlamda halka inkılapları anlatma kaygısı vardır.Muallim İbrahim Hakkı,(muhtemelen İbrahim Hakkı Baltacıoğludur!)bu tarz yazı yazan bir ediptir.Mesleki Kaygılarımız Karşısında Duygularımız,Mükemmeliyet Bizde Mi, Güneşte mi? yazıları bazılarıdır.
İzler dergisinin kitap versiyonunda ağırlıklı bir edebiyatçı-muallim toplamı da görülür. Ordu’da öğretmenlik yapan, Ahmet Cevdet Paşanın sevgili kızı, feminist Emine Semiye de bunlardan birisidir.Şarkla Garbın Çocuk Terbiyesi,Feminizm adlı yazıları da dergide görülmüştür.Muallim Raşit de İzlerde yazmaktadır. Asya-Avrupa adlı yazısıyla katkı veren Hocadan başka, Gezi yazılarıyla coğrafya tanıtımı yapan Can Akengin de dergide yazmaktadır.Tokat,Amasya,Sivas Gezilerini anlatan Akengin, eğitici bir üslûpla yazmıştır.Ustanın şiirleri de dergidedir.İzlerde dönemin siyasi havasını yansıtan yazılar da görmek mümkündür.Türk Gençliğine Açık Mektup, Hacı Rüştü Efendiye Cevap gibi yazıların sahibi olan Tmuroğlu Hasan Tahsin böyle bir aktivist kalemdir. İzler bu yönüyle Halkevi dergisi gibidir.
İzler dergisinin kitaplaşmış hali olan yayınımızda dikkati celbeden diğer bir husus da, dergideki şair-yazar ağırlığıdır. Son bahiste, yerel bir dergi olan İzler, bu yönüyle ulusal bir hava da katmaktadır. Giresun tarihindeki yerine bir de buradan bakmak lazım.Edebiyat erbabı kalemlerin dergideki ağırlığı epey fazladır.Folklorik bir havası olan derginin, edebi ve tarihi metinlere ağırlık vermesi, onu kalıcı kılmıştır. Kimler yok ki dergide:”Kanımın Cevabı şiiriyle Hammamızade İhsan, Sulara şiiriyle Orhan Şaik Gökyay,Yara adlı çalışmasıyla Rıfkı Melül Meriç,Denizde Akşam şiiriyle Ömer Bedrettin Uşaklı,Giresun Terennüm Ediyor eseriyle Can Akengin,Bağlarda şiiriyle Eflatun Cem Güney adlarını görüyoruz.
İzler kitabımızda dikkati çeken bir durum da, gözle görülür şekildeki halk edebiyatı yazılarıdır. Belli ki milli duruş anlatılmak istenmiştir.Dini yazılarda gördüğümüz eleştirel tutum burada yoktur!Can Akengin’in Giresunda Tiyatro, Seyfettin’in İçtimai Vecizeler’i, Salim Süha’nın Çoban Türküleri, Cemil Hüseyin’in Macera Edebiyatı eserleri bunlardan bazılarıdır.İzlerde retorik ve eleştiri yazıları da mevcuttur.F.K.B. kurulmadan önce yazılan, Bir Fındık Kooperatifine İhtiyaç Vardır adlı çalışma bunlardan biridir.Osman Nuri’nin yazdığı İnkılap İlerliyor, Zübeyiroğlu’nun yazdıkları ve Can Akengin’in İzler Anadolu’dası da bunlardan birisidir.İmzasız yazılan onlarca spor yazısı da ayrı bir kaynak çalışmasına konu edilebilir.İzler Anadoluda3:Alucra, Çınarlar Spor Kulübü vb. yazıları gibi.
Köklerin İzinde yaptığımız yürüyüşü, İzler’deki Amasyalı şairimizle bitirelim.İzlerin en çok görülen yüzü diyebileceğimiz şairimiz, sizin de yakından tanıdığınız bir simadır.Amasyalı öğretmen-şairimiz Haşim Nezihi Okay, dergiye epey şiir yazmış bir şahsiyettir.Hakkında yazı da yazdığım, öğretmen-şair Haşim Nezihi Okay, velut bir ozandır: “Yolcu!../Yine çıktın şu ucu/Gelmeyen yolculuğa/Göreceksin diyerek/O gümüşten oluğa/Akıyorken sessiz/Ve soluk talihini.” İzler kitabını, değerlendirdiğimiz yazımızı, dergiyle ilgili güncel bir müjdeyle bitirelim. Yazıyı yazdığım aralıkta, Giresun’da bir gelişme oldu.Giresunlu Şair Şengül Coşkun ve arkadaşları, İzlere kaldığı yerden hayat verdiler.Dergi, yeni yüzlerle çıkmaya başladı.Bilgi Evleri Derneği eşliğinde çıkmaya başlayan İzler Dergisi mensuplarına merhaba derken, yeniden hayat bulan İzler’e uzun ömürler diliyorum
isa çolaker