İsa Çolaker Kişisel Web Sitesi Edebiyat ve deneme yazıları
Medya okur yazarlığı meselesi , ders yapısını aşarak , modern insanın yaşamının merkezine oturmuş vaziyette . Kullanılan medya araçları basitleştikçe ve ulaşmak kolaylaştıkça , medya okur yazarlığı da mesele olmaya başlamaktadır .Eğitimin her alanına yayılan medya okur yazarlığı , artık yaşamımızın bir parçası olmuştur . Android bir telefondan gazete okur hale geldiysek , medya okur yazarlığının nerelere ulaştığını siz düşünün .Öğrencilerin gazete okur yazarlığı bu kadar güncelleşmişken(!) , meselenin aslına inmemizde de yarar var .
Öğrencilerin medya okur yazarlığı meselesinin farkında olmadığını düşünüyorum . Medya okur yazarlığı basit anlamıyla : Medyada yayınlanan haber ve filmlerin arka planlarını anlama ve değerlendirme yeteneği olarak düşünülebilir . İzlediğiniz bir tv dizisinin çekilme öyküsünü , nedenini, verdiği mesajı algılayabilirseniz ve eleştirebilirseniz , sorun yok .Medya okur yazarlığı şartlarını bilmeden , sadece dinleyen ve izleyen bir öğrenci profiliyle karşılaşıyoruz . Ülke meselelerine bile okuyarak değil , tv haberleriyle sorgulamadan yaklaşan bir nesil geliyor .Bu da onların medya okur yazarlığını mesele haline getirmektedir .Üstüne üstlük bir de az kitap okursanız , mesele tam bir yumak haline gelmektedir .Az okuyan ama ,çok televizyon izleyen bir nesille karşı karşıyayız .Medya okur yazarlığı meselesinin önemli bir ayağı da budur .
Medya okur yazarı olamayan öğrencilerin birinci meselesinin , abartılan test kültürü olduğunu düşünüyorum .Gece-gündüz test imtihanı olan bir öğrenciden , nasıl medya okur yazarı olması beklenebilir ? Öğrenci nereye baksa , test görüyor !Kompozisyon yazdırdığınız zaman , test isteyen bir öğrenci gerçeği var artık .Yani , varsa yoksa test .Bu kadar test alan bir öğrenci algısı nasıl düşmez!Test artık , araç değil amaç haline gelmiştir .Bu da gençlerimizin medya okur yazarı olmasını engellemektedir .Test kültürü aynı anda , kitap okuru olmayı da engellemektedir .Yani iki mesele var . Hem medya , hem de kitap okuru ve yazarı olamıyorsunuz .Medya okur yazarlığı teorik bir ders bile olmasına rağmen ,pratik yaşamda geri gitmektedir .Bu da öğrencileri birer sosyal yalnız yapmaya ve sosyal ağlara mahkum etmektedir .Gelsin fesbuk ya da tıvıtır meselesi !
Günlük ya da süreli bir yayına abone olmayan veya takip etmeyen bir öğrenci hareketliliği var.Bizim seksen kuşağı en az bir mecmua okurdu .Mavera , Türk Edebiyatı vs .Günümüz öğrenci kuşağı apolitik bir anlayışla dergi ve mecmudan korkmaktadır .Dergi okuyan öğrenci arkadaşlarımız da, cemaat ve tarikat tipi kapalı devre yayınlar almaktadır . Bir öğrenci evinde , aynı gazeteyi on kişinin aldığını biliyorum .Tamamen örgüt içi bir okuma ve düşünmeye engel bir medya okur yazarlığı meselesi .Öğrencilerimizin bunu aşması ve kendi medya okur yazarlığını artırması için , medya çeşitliliğini artırmaları gerekir .Farklı gazete, mecmua ve dergiler okunması gerekir .Medya okur yazarlığının önündeki en büyük engellerden birisi de , bu yanlış okuma geleneğidir . Hala da sürmekte olan bu yanlışı , artık aşmamız gerekir .
Üniversitelerdeki bilgi ağırlıklı ve teorik eğitim de , medya okur yazarlığının önündeki en büyük engellerden birisidir .Ders yükü altında ezilen öğrenci arkadaşlar , hızla teoriye yeni düşmektedir.Ders kitabı ezberlemekten , farklı medya okumalarına zaman bulamamaktan yakınmaktadırlar . Biraz da haklıdırlar .Ağır ve gereksiz bazı dersler , öğrencileri kültürel çeşitliliği fazla yeni medya unsurlarına yaklaşmakta zorlamaktadır .Geleneksel ve değişmeyen ders içerikleri , gençleri hızla yeni ve medya okur yazarlığı alanlarına ulaşmalarına engeldir .Bir roman ,öykü bile ; ödev verildiği ve güdüleme okunması yapıldığı anda okunmamaktadır .Medya okur yazarlığı alanı bu kadar boşalmışsa , öğrencilerin başka alanlara yönelmeleri tabii değil mi?
Öğrencilerimizin bizatihi kendisi medya okur yazarlığı koşullarını da bilmediğini düşünüyorum. Medya okur yazarlığının evrelerini ve oluşumunu teorik okuyan öğrenci , belki de pratik uygulama bekliyor . Eleştirel okuma , yazma atölyeleri gibi .Yaratıcı yazma ve okuma derslerine biraz daha fazla zaman ayrıma vs . Televizyon , bilgisayar gibi araçlara karşı biraz daha donanımlı ve eleştirel yaklaşma denemeleri gibi. Bu aletlerin izlenmesi ve kullanımı neticelerinde ortaya çıkan meseleleri ayrı bir tartışma konusu yapmakta düşünülebilir .Ana başlıklarla anlamaya ve yorumlamaya çalıştığım medya okur yazarlığı meselesi ; artık , güncel ve ivedi çözülmesi gereken mesele olarak biz eğitimcilerin önünde durmaktadır .Mesele sadece medya okur yazarlığı meselesi olmaktan bile çıkarak , artık bir varoluş sorunu olmuştur . Bilgi sahibi olan ama , düşünemeyen yığınlar bizi beklemektedir ! Düşünmeyi geliştirmek için de , iyi bir medya okur yazarı olmaya ihtiyacımız var diye düşünüyorum
