İrfan Özbakır , Amasya ‘nın yetiştirdiği ünlü bestekar ve müzisyenlerdendir . Bin dokuz yüz yirmi altı yılında Amasya’da dünyaya gelen İrfan Özbakır, ilköğrenimini burada tamamladı. Küçük yaşta fark edilen musiki yeteneği nedeniyle Amasya’da Ali Şener, Mustafa Türköver ve Rasim İstanbul’dan ders aldı. İstanbul’da vatanî görevini yaparken , İstanbul Belediye Konservatuarı’na girdi. Şefik Hürmeriç, Cavit Ongun , Kemal Gürses gibi hocalardan aldığı derslerle usul, makam, nazariye, edebiyat, solfej ve repertuar bilgilerini güçlendirdi. İstanbul Radyosu’nda yedi yıl süreyle fasıl heyetinde çalışan Özbakır, uzun yıllar solistlere uduyla eşlik etti. Türk Sanat Müziği’ne sayısız eser kazandıran, beşyüzün üzerinde bestesi bulunan İrfan Özbakır, iki bin üç ‘te hayatını kaybetti . ‘
İrfan Özbakır ‘ ın eserleri arasında arasında “Sensiz Kalan Gönlümde, Ömrümce Hep Adım Adım , Her Yerde Hep Seni Aradım, Gülünce Gözlerinin İçi Gülüyor , “Pişman Olur da Bir Gün , Şarkımı Senin İçin Yazdığımı Bilseydin , Kim Demiş ki Sevgiler Ayrılıkla Biter” yer alıyor. Şiirlerini bestelerken musiki ve ses ilişkisine dikkat eden usta ; döneminde yaptığı bestelerle ses getirmiş ve şarkıları bir çok sanatçı tarafından çalıp söylenmiştir . Benim başlığa çektiğim şarkı ve dizeleri , onun meşhur bestelerindendir . Amasya ‘ nın sevilen bir musiki adamı olarak anılması ve eserleriyle yad edilmesi beni onu yazmaya ve anmaya teşvik etmiştir. Üstad ve değerlerimizin unutulması , onlara yapabileceğimiz en büyük kötülüktür .
Usta , daha çok piyasa tarzı eserler yaparak , neo-klasik şarkı formunu kullanmaya özen göstermiştir . Bazı şarkılarının da güftelerini yapmıştır . Ben , işin müzik tarafından ziyade , yaptığı güfte ya da bestelerin muhtevası hakkında birkaç kelam ederek , onu ve ölümsüz eserlerini anmak istiyorum . Çok sevdiğim mahur bestelerinden birinde : “Şarkımı senin için yazdığımı bilseydin / Dünyanın bir ucundan kalkıp bana gelseydin / Benim gibi özlesen benim gibi sevseydin / Dünyanın bir ucundan kalkıp bana gelseydin “ diyerek sevenlerinin gönlünde aşktan bir taht kurmuştur . Şiirlerini bestelediği sanat adamlarının eserlerini bozmamak pahasına , makamların da akıcı ve kolay söylenenlerini tercih ettiğini düşünüyorum . Çünkü sürekli kullandığı özel ve bilinen makamlar vardır . Hüseyni ya da mahur , rast vb .
Amasya ‘ nın değerlerinden olan ustanın , çok iyi bestekar ve şiir koklayacısı olduğunu , seçtiği ya da üzerine çalıştığı şiirlerin oldukça sevilen metinler haline gelmesinden de anlayabiliriz . Güftesi Ülkü Aker ‘ e ait , bestesi ustanın olan favori şarkı dizelerim de ona aittir :” Şarkımı senin için yazdığımı bilseydin / Dünyanın bir ucundan kalkıp bana gelseydin / Benim gibi özlesen benim gibi sevseydin / Dünyanın bir ucundan kalkıp bana gelseydin “ Yüzlerce besteye imza atan Özbakır ‘ ın Amasyalı bir değer olması da ayrıca bir keyif verici . İnsanın yetiştiği toprakların değeri olduğunu unutmaması da güzel . Rahmetli Marmaris ‘ te yaşama gözelerini yummasına rağmen , Amasya ‘ ya doğduğu ve musiki bilgilerini ilk aldığı yere gömülmek istemiş ve öyle de olmuştur . Sanat musikisine düşkün bir kentin yetiştirdiği adam olmak da ayrı bir güzelliktir . Amasya ‘ nın kentli bir yüzüdür usta .
Şehirlerin ruhunu temsil eden mekanların yanında , ona vicdanı ve irfanıyla katkı yapan insanlar da vardır . İrfan Özbakır da Amasya için böyle bir kişiliktir . Yıllardır bu şehirde yaşayan birisi olarak , kentin sanat ve halk musikinse verdiği desteği görüyorum . Neredeyse , her iki evden birinde ud ya da bağlama çalan birine rastlarsınız . Her iki müziğimiz de biraz makam ve usul isteyen bir zor yapıda olmalarına rağmen , Amasyalının musikiye ilgisi sürüyor . Onun için yetiştikleri kente değer katan insanlardan biri olarak İrfan Özbakır ‘ ı da sayabiliriz . Çünkü o kadar beste , güfte ya da şiiri kaleme almak ve onları canlandırıp tarihe bırakmak kolay bir iş değildir . İrfan Özbakır bir Amasya evladı sanatkar ve müzisyen olarak üzerine düşen görevi yapmış ve Hakka yürümüştür . Bize düşen bu değerlerimize saygı duymak ve onların eserlerini çalarak ruha ve vicdana seslenmektir . Belediye Konservatuarı repertuarı ve korosu sanırım bayağı eserini çalarak ona saygı ve vefa gösteriyor . Onlara buradan çok teşekkür ediyorum .
İrfan Özbakır , ömrünün son yıllarını yaşadığı Marmaris ‘ e de vefa borcunu ifa etmiştir . İç Anadolu gibi karasal bir yerde yetişen usta , denize olan bağlılığını Marmaris ‘ e yerleşerek göstermiştir . Marmaris için yazdığı Marmaris Marşı da bir ayrı güzeldir .“ Pırıldar güneşi, bitmez neşesi / O berrak denizi bir gök mavisi / Kalplerde yer eder, sürer sevgisi / Cennettir bir cennet Güzel Marmaris “ Bir marş havasından ziyade , şarkı formatında ve ince bir duyguyla yazılmış dizeler . Ne güzelsin Marmaris diyor usta . Gerçekten de Marmaris havası ve suyuyla Türkiye ‘ nin en nezih ve iyi denizine sahip köşelerinden biridir . Gitmenizi ve gezmenizi öneririm . Marmaris ‘ te kaybettiğimiz İrfan Özbakır , yine de memlekette gömülmeyi istemiş ve mezarı Amasya ‘ da medfundur . Nur içinde yat güzel insan . Yaptıkların hiç unutulmasın , gönlü viran olanlara ışık olsun dizelerin . Amin .
Günün Sözü : Okumak iptiladır , müptelalara selam olsun . Tarık Buğra
İsa Çolaker