Son Haberler
Anasayfa / yazılarım / BİR ŞEY YAP GÜZEL OLSUN

BİR ŞEY YAP GÜZEL OLSUN

Pocket
Bookmark this on Google Bookmarks

 

                Sınanmış ve okuduğum kitapları tavsiye etmek kadar sevdiğim bir şey yoktur . Okunmuş bir kitap , denenmiş samimi dost gibidir . Genelde kitap eklerinden ve dostlardan salık verilen kitapları okumak ve önermek gibi bir yöntemin sahibiyim . Ne zaman bu kuralı ihmal etsem , yanlış yollara ve kitaplara yolum düşer ! Onun için tavsiye ettiğimiz kitapların vebali olduğunu düşünenlerdenim . Sonuçta okur ve yazar bir öğrenci kitlesine öneriyorum . Onun için ‘bir şey yap -ki- güzel  olsun’ diyen Mustafa Kutlu ustaya katılıyorum . Kitap ve okurla buluşması , hata kabul etmez . Sınanmış kitaplar okumayı gelenek haline getirmiş birisi olarak , okura sürekli önerdiğim hercai kitaplarım vardır .

Kıymetli kitaplarla dostluk yapmayı öneren İbrahim Tenekeci , bu ayrımı yapmakta haklıdır . Hepimizin başucu kitapları ve sınanmış kitapları vardır . Benim ilk sınanmış kitabım , Mehmet Kaplan ‘ ın Kültür ve Dil adlı eseridir . Edebiyatsever birinin ilk eseri olması gereken bir kültür kitabıdır . Dil ve Kültür dersi olsa , ders kitabı olarak okutulacak bir kült kitaptır . Kültürel meselelere kültür milliyetçisi bir açıdan bakan eser , has bir Türkçeyle kaleme alınmıştır . Akıcı bir dili olan Kaplan Hoca ; asker , dil , din , memleket , vatan , yurt sevgisi gibi temalarda tam bir gönül ustası yazılar kaleme almıştır . Onun için her dönem bu eseri okutmaktan bıkmamışımdır . Bir şey yapmak isteyen güzel kitap dostlarına önereceğim baş eserler arasındadır . Dergah yayınları arasında basılan eser , çok güzel ve anlamlı bir kapakla piyasadadır .

Sınanmış kitaplar listeme ikinci sıradan giren bir diğer kitap da , Nihad Sami Banarlı ‘nın Türkçenin Meseleleri adlı kültürel çıtası yüksek eserdir . Rahmetli meslektaşımız olması hasebiyle , dile ve kültüre hakim bir üstattı . Eserini de üniversite eğitimim sırasında tanıdım ,tanıma o tanıma . Elimden bırakmadığım eser , Türkçe sevdalısı her gönüle su serpecek kalitede bir Türkçe kelime tasarrufuna sahiptir . Banarlı ‘ nın kelimeleri , öğrencilerimizi ve dil dünyalarını geliştirecek olgunluktadır . Her denemesi bir zengin dil pınarı olan eser , okura da bir dil şuuru tavsiye eder . Yani Türkçenin Meselelerini okuyan okur , aynı olgunlukta dil çözümüne de kavuşur . Yıllardır Kubbealtı Akademiden basılan eser , edebiyat dünyamızın kült eserlerinden olmuştur . Bu kitabı da her sene önermekten kıvanç  duyarım . Bütün dil dostlarına da salık veririm . Türkçe meselesi olmayanın , çözümü de olmaz .

Sınanmış kitaplar , iyi yapılmış yemek gibidir . Okuduğunuz ve anladığınız kitapları tavsiye etmekte yarar var . Bazen sınamadığım ya da yarım bıraktığım kitapların kadrine uğradığım da olur . Ayşe Kulin ‘in Veda’sında yaşadığım gibi . Yarım bıraktığım eseri önerince , biraz erotizm vardı eleştirisi aldım . Eseri yarım bırakıp sonra da önerirsen olacağı budur ! Azıcık okumayla okurun ve öğrencinin beğenisine katkı yapmak mümkün  değil !  Sınanmış bir eserle devam edelim . Üç Mesele . İsmet Özel ustanın en sevdiğim kitaplarından birisidir . Bizim gibi yarı batılı , epey doğulu bir millet için önerdiği çözümleri anlatan kitap , üç kadim meseleyi sorgular . Medeniyet , Teknik , Yabancılaşma başlıklarını anlatan eser , aslında hala süren meselelerimize ışık tutar . Medeniyet tasavvurumuz nasıl olmalı , teknik nedir , insanın kendine yabancılaşması nasıl olur gibi sorulara cevap  rayan kitap , çok irdeleyici bir dille çözümler üretir . Öğrencilerimin anlamakta zorlanıyoruz dediği bir entelektüel ağırlığa da sahiptir . Kolay olan eser , zor meselelere çözüm üretebilir mi ? Yabancılaşma meselesi başlı başına güncel bir meseledir . İnsanın insana , insanın Allah ‘ a , insanın çevreye yabancılaşması hala devam etmiyor mu ? İşte , Üç Mesele böyle bir el kitabı .

Cemil Meriç gözleri değil , kalbi açık olan bir irfan adamıydı . Gözleri kapalı nice okumuş cahiller gibi değil , irfanı ve hikmeti olan cahiller gibi yazan Cemil Meriç usta ; benim için hep bir numara olmuş bir vicdan aydınıdır . Bütün eserlerini okumuş birisi olarak , Bu Ülke ‘ yi sınanmış kitaplarım arasına alıyorum . Bu Ülke , tam bir hakikatler kitabıdır .Sağdan sola , hakikatten izmlere , çatışamadan tartışmaya , üsluptan sıradanlığa tüm çelişkilerimizi iyi tahlil eden bir baş yapıttır . Kelimelerle raks eden usta , bizi tam bir kelime gezintisine çıkarır . Okuyan öğrencilerim , etkisinde kaldıkları aforizma cümleleri teker teker sayıklarlar . Ülkemizin kültürel trajedisini okumak isteyen herkese öneririm . Ne sağcı ne solcu olan Meriç , tam bir inanmış münevverdir . Kızı Ümit Meriç’i de iyi yetiştirmiş baba olarak ,öğrencilerimize iyi bir baba örneğidir . “O’na göre dini kültürle dini olmayan kültür farklı kavramlardır. Dünyevi diyerek kültürü toprağa zincirleyen anlayış da bir ideoloji yani bir aldatmaca değil midir?” Aynen öyledir . Kültür sadece toprağa hapsedilirse , onu ancak ölüler anlar diyorum . Kültür yeraltında ve yer üstündeki değerlerin mürekkebi olmalıdır .

Tavsiye kitaplarım arasında yaptığım gezinti , onları bir yazı ortamında tanıtmak , niye öncelediğimi okura anlamaktı . Bunu başarabildiysem kendimi mutlu hissederim . Sizin de yaşamınızda sınanmış kitaplarınız ve insanlarınız olsun . Sınanmış insanlarımız da kitaplarımız gibidir . Onlara da dost diyoruz . Tıpkı kitaplarımız gibi olan sınanmış insanlarımız da , başka bir yazımızın konusu olsun . Sınanmış kitaplarınızın sayısı arttıkça , iyi bir kitap kurdu olacağınızı biliyorum . İnsan biriktirme sayınız arttıkça da , iyi bir dost olacağınızı düşünüyorum . Nice sınanmış kitapları konuşmak dileğiyle .

İsa Çolaker

Hakkında admin

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Required fields are marked *

*