Son Haberler
Anasayfa / yazılarım / KUTUYA GİREN YAŞAMLAR

KUTUYA GİREN YAŞAMLAR

Pocket
Bookmark this on Google Bookmarks

 

                Avrupa ‘da istenmeyen ve sahipsiz bebekler , hastane ve sosyal merkezlere bırakılan kutulara bırakılmaya başlandı .Batı medeniyetinin son ürettiği çözüm(!), gazete sayfaları arasında gezerken dikkatimi çekti ve irkildim! Acaba insanlığın dibe vurduğu  nokta burası mı diyesim geldi ? Önce Macaristan ‘da başlayan uygulama , AB ülkeleri arasında da yayılmaya başlamış . Önceleri kilise ve sokaklara bırakılan çocuklar , son dönemlerde , belirlenen yerlere konulan kutulara bırakılmaya başlanmış . Uygulama doğu toplumlarına da sıçramış vaziyette . Japonya , Çin ,Hindistan’ da kutuya giren yaşamlara merhaba demişler ! Bize gelir mi orası da ayrı bir tartışma konusu !

Posta kutusuna benzeyen bebek kutuları , hastane ve sosyal merkezlerin duvarlarına asılı vaziyette bulunurmuş .Küçük pencerelerin arka kısmındaki ısıtılmış özel yataklar dikkatimi çekti . Fotoğraf altı yazısında belirtildiğine göre , bebek bırakıldıktan sonra harekete geçen bir sensör , otomatik olarak hemşireyi göreve çağırıyormuş! Buyur buradan! Almanya ‘ da yaklaşık  seksen merkezde başlayan uygulama yıllardır sürüyormuş … Tüketim toplumunun bir çözümü gibi gözüken uygulama , aslında batı medeniyetinin insanı kutuya sokan yaşamlarının bir örneğidir . Bizdeki kürtaj perest ekibin çözümleri de böyle değil mi ? Beden benim , çocuk benim size ne lafları gibi !

Kutuya sokulan çocuk yaşamlar , artık çözüm değil , bir toplumsal afet duruma dönüşmüştür . Çünkü adı geçen çocukların sahibi belli olmadığı gibi , sahipsiz sokak çocuğu profilinin de artmasına sebep olmaktadır . Buraya bırakılan istem dışı bebekler , belki toplumun malı olmakta ve devlete emanet edilmekte gibi gözükmektedir ama , nihayetinde bu çocuklar yasa dışı bir aile yapısının sonuçlarıdır . Aileyi güçlendiren batı , bu işi daha iyi  kotarırdı diye düşünüyorum . Çocukları ya da bebeleri posta kutusu formatına sokmak , ne kadar insani bir yapıdır . Buralara bırakılan bebekler , sekiz hafta sonra , eğer anne kararından vazgeçmezse , evlatlık veriliyormuş ! Değilse , bu kimsesiz çocuklara devlet bakıyor .

Bebek kutularına bırakılan bazı bebeklerin , yasa dışı yollardan ülke dışına satıldığı da oluyormuş . Bebeklerinin kaybolduğunu düşünen bazı kişiler , uygulamanın kalkması konusunda görüş belirtmişler . Sosyal çözümleri yaparken , insanı ve manevi yapıyı dikkate almakta yarar var diye düşünüyorum . Uygulamanın sakat ve sorunlu bir tarafı da , çocuğun babasının bilinmemesi ve babasız çocuk yapmayı teşvik  edici olmasıdır . Bu tarz çözümleri haber yapıp , bize dayatan kafalara da bir çift sözüm var : Yaşamı bebek kutusuna sokacak kadar , vicdanımızı yedik mi ? Müslüman bir milletin çözümleri bunlar mı olmalı ? Bu yapı bize uyar mı ? Aile ve sosyal politikalar bakanlığımız , devlet aklına böyle bir  çözüm(!) önerebilir mi ? Öneremez. Her çocuk bir dünyadır .

Avrupa’ da modern insanın geldiği son nokta olan bebek kutusu meselesi , bizim için düşünülmesi bile facia olan bir öneridir . Sevgi evleri , bağımsız çocuk evleri vs . gibi çözümlerimiz daha ilerici ve bize hastır . Bebek kutuları vahşi batının bir efsanesi olarak kalsın . Onlar da  çocuklarını kutularda bulur olmuşlar ! Biz değerlerimizi ve vicdanımızı yitirmeden , daha insani ve çocuğa uygun çözümleri konuşmaya devam edelim . Bu ara benim de moralim bozulmuyor değil ! Yitirilen , öldürülen , sokağa bırakılan sahipsiz çocuklarımıza üzülmüyor değilim . Devletin  şefkat eli , bebeklerimizin üstünden kalkmasın . Cami kapılarına bırakılan , kürtajla katledilen çocuklarımız olmasın . Her çocuk muhteşem ve canlı bir varlıktır .

Batının sosyal gibi gözüken çözümleri , her şey demek değildir . Batıcıl bir çok çözüm , dün olduğu gibi bugün de , insanlığın pek hayrına olmamıştır . Mesela ; ötenazi taleplerinin çocuklara uygulanır hale gelmesi gibi ! Düşünebiliyor musunuz , bebeklere ‘çocuk ötenazisi’kabul ediliyor . Yani iradesi ebeveyninde olan çocuk , kendi yaşamı için ölüm kararını , babası ve annesine bırakıyor . Bu mu gelişmişlik ! Canlının öldürülmesi düpedüz katilliktir . Çocuğun kendi yaşamını ötenaziye bırakması , ne derece kabul edilebilir bir durumdur ? Ötenazinin kendisi Tanrı’ ya karşı gelmektir . Kaldı ki çocuklara ötenazi tam bir faciadır . Ötenazi ya da bebek kutusu yan yana geldiği zaman ortaya çıkan durum , tam bir insanlığın dip yapmasıdır . İnsan yaşamından daha kutsal bir şey yoktur . Çocuk ötenazisine de , bebek kutusuna koyulan yaşamlara da itiraz ediyorum . Çocuklara sahip çıkalım .

İsa Çolaker

Hakkında admin

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Required fields are marked *

*