Hayata dair kaygıları olanların , belirli yol kuralları olması gerektiğine inananlardanım . Yaşamını kaidesiz ve hoyratça sürdürenler , sonunda yol kazası yaşayanlardır . Geçmiş tecrübelerim ve hocalığımın getirdiği birikimle söyleyebilirim ki , hayat ; kuralsız , sınırsız , sorumsuz yaşanacak kadar basit bir değerler toplamı değildir . Okumalar sonucunda çıkardığım bazı kaideleri ,yoldaş ve paydaşlarımla teati yapmazsam yanlış olurdu . Hayata dair paylaşacaklarım ,sadece bana özel ilkeler de değildir . Okuduğunuzda göreceksiniz ki , hayata dair paylaştıklarımız bizim ortak harmanımızdaki tecrübelerdir .
Samimiyet ve duygudaşlık , benim ilk tecrübi ilkelerimdendir . Samimi olun, samimiyet en büyük zenginliktir.Yaşam zenginliğimizin ilk ve öncü düşüncesi ikiyüzlü olmamaktır . Modern insan , dedikoducu ve ikiyüzlü oldukça , hayatında sahici bir değişiklik olmayacaktır . İdare-i maslahat ya da nabza şerbet kişilik , samimiyetin düşmanıdır .Samimi olduğunuzda , bazı karton dostlardan kurtulduğunuzu da göreceksiniz . Yani kötü gün dostlarınıza yakın , iyi gün dostlarınıza uzak olacağınız gün , samimi olduğunuz gündür . Herkesi evetleyerek ,samimi olamazsınız .Bazen hayır derseniz , samimi dostunuzun mesafesini ve dayanıklılığını anlarsınız .
Herkese gülücük atarak ya da her gelene bayım diyerek , kendinizi ispatlayamazsınız . Doğal olun, yapma bebek gibi davranırsan bir gün kırılıp köşeye atılırsın.Tabii olan adamı , sesli ve sert olsa da seviyorum . Çünkü hesapkar ya da sinsi değildirler .Oysa çok hesapkar veya sinsi olanlar , zaten doğal değildirler ! Maalesef artık , doğal ve hesapsız adamları saf gören bir yapıyı yaşıyoruz .Doğal davranan insan , sert görülebilir ama , gerçekler zaten yumuşak değildir ki .Suni davrananlar , kısa vadede sonuç alabilirler ama , gelecek ‘Molla Kasım’ gibilerindir .Yapmacık davrananlar , köşeye atılacak günlerini bekleyen çöpler gibidirler . Çöpten adamlar aynı zamanda , şeyleştiklerinin de farkında değillerdir . Eşyanın doğası sahiciliği zorunlu kılar . Çok hesap yapanlar , uzun süreli koşucular değillerdir .
Gülümsemeyi ve insan sevgisini içinizden eksik etmeyiniz .Hem yüzünüzle ,hem kelimelerinizle , hem de kalbinizle gülümseyin.Vıcık ve zoraki kas gülmelerinden ziyade ; samimi ve atak sevgilerle insanlara yaklaşınız .Nabi yüzyıllar öncesinden , ne güzel seslenir :” Eylersen eger halkdan ümmîd-i teveccüh / Mir’ât-ı musaffâ gibi bî-çîn-i cebîn ol .” Eğer herkesin sana saygı duymasını istiyorsan saf ayna gibi ol , ekşi suratlı olma.Tatlı dilli olmanın zamanı ve mekanı yoktur . Gülümsemek de parayla değil , fıtrî bir eylemle yapılır . Gülmek ve dolaysız konuşmak , bu kadar zor mu ? Artık gülümsemeyen ya da parayla gülünen yüz yılı yaşıyoruz . Ne acı değil mi ? İnsanların şaklabanca ve sinsice , alaylı alaylı güldükleri bir çağın tanığıyız . Onun için gülmeye ve sevgiye çok ihtiyacımız var .
Hayata dair bir önceliğim de , paraya olan mesafemdir . Paranın peşinden değil , insanın peşinden gidin.İnsanın biriktirilmediği , paranın biriktirildiği kapitalist bir yüzyılı yaşıyoruz !Paranın araç olduğunu unutmadan , insan ve dost kazandığımız günlerimiz olsun . Sadece çıkara dayalı insan ilişkilerinden ziyade , insan odaklı günlerimiz olsun . “Gice gündüz dost ile olsun kelâm u sohbetün / Dost olan dostun arar hâtırda nisyân hoş degül “Suturî’nin mısraları , dostluğu ne güzel anlatır . Gece gündüz sohbetin dost ile olsun, dost olan dostunu arar , onu unutmak hoş değil. Şimdi ki dostluklar sanki karton gibi , sadece sesi ve gürültüsü var .Bulamazsanız ya da sosyal yalnızlık çekiyorsanız ; çok dost aramaya da gerek yok . En büyük dost Allah’tır .Eyvaallah .
Yukarıdaki satırlarda anlatmaya çalıştığım kuralları , kadim ve canlı bir değerle sürdürelim . Zamanı son dakikanız kalmış gibi kullanın.Zamanın çabuk tüketildiği , zamana yenik düştüğümüz bir dilimde yaşıyoruz . Zamana yenik düşmeden ama , zamanın da iyi kullanıldığı bir anlayışla yaşayalım.Zamanın fendine uğrayıp , ne çabuk zaman geçti serzenişinde bulunmamak için ; Ahmedi’nin mısralarına kulak verelim : “Maksûduna irişmedi her kim ki cihânda / Dil verdi ise gaflet ile mülk ile mâle .” Her kim ki , dünyada gaflette bulunup mala mülke gönül vermişse , isteklerine ulaşamamıştır. Maddi değerleri aşırı önemsediğiniz zaman ; yukarıdaki saydığım ilkeleri ve değerleri biraz boşlamış olursunuz . Onun için ; biraz ilke , biraz da sabır , bizi hayata dair şeylere ulaştıracaktır. Hayata dair başlıklarınız ve ilkeleriniz olsun dileğiyle , yaşamınızın aziz olmasını dilerim .