Son Haberler
Anasayfa / Etiket Arşivi: aşk (sayfa 4)

Etiket Arşivi: aşk

GERİ GELEN MEKTUP

Ruhun mu ateş, yoksa o gözler mi alevden? Bilmem bu yanardağ ne biçim korla tutuştu? Pervane olan kendini gizler mi hiç alevden? Sen istedin ondan bu gönül zorla tutuştu. Gün, senden ışık alsa da bir renge bürünse; Ay, secde edip çehrene, yerlerde sürünse; Her şey silinip kayboluyorken nazarımdan, Yalnız o yeşil gözlerinin nuru görünse… Ey sen ki kül ettin beni ... Devamını Oku »

TÜRKİYE’M

Ey nazlı sevgilim, ey cânım benim Güzeller güzeli vatanım benim Cümle değerlerim yatar sînende Sensin en mübârek mekânım benim. Tecelliye kaynak ilâhî emir Rızıklar, nimetler hep senden gelir Mukaddes mâbetler sende yükselir Yayılır bağrında ezanım benim. Çocukluk geçmişim dünde saklıdır Bu günüm, yarınım sende saklıdır Ki senin her şeyin bende saklıdır Ocağım, otağım, divânım benim. (Abdurrahim Karakoç) Devamını Oku »

GÖNÜL

Sofuyum halk içinde tesbih elimden gitmez Dilim marifet söyler, gönlüm hiç kabul etmez Boynumda icazetim, riya ile taatim Edişem ayruk yerde, gözüm yolum gözetmez Söylersem marifeti saluslanırım kati Miskinliğe dönmeğe, gönlümden kibir gitmez Hoş dervişem sabrım yok, dilimde ezkarım çok Kulağımdan gireni, hergiz içim işitmez Görenler elim öper tac ü hırkama bakar Şöylece sanırlar beni zerrece günah etmez Dışımda ibadetim, ... Devamını Oku »

YAZMANIN TAŞRA SICAKLIĞI

                  Taşrada yazmak, okumak, mukim olmak zordur. Ana akım okuma ve yazma yerlerinden uzak olanlar, ne demek istediğimi iyi anlarlar. Amasya’da tarihi süreçte bunun istisnasıdır. Her daim okuru ve yazarı olan yer Amasya’dır. Geçmişi ve geleceği okuryazar alanı olan Amasya, zamanla bu yetkinliğini kaybetti! Bu demek değil ki, kimsecikler yazmıyor. Yazan dost ve arkadaşlarımız da var. Şehzadeler kentinin yüzünü ... Devamını Oku »

SEVGİLİM HAYAT

  Yüzüme bak ve yüzümü hırpala yüzümü değiştir, dağlı bir anlatım bırak sen her hafta oğlunu leğende yıkayan hayat yaban, diri memelerinden ısırmak dudaklarındaki tuzu dudaklarıma almak için çok oldu tepelere vurdum kendimi bulutlara karıştım ve karanlık kahvelerde tıraşı uzamış adamlardan huylarını öğrendim senin. Mahmur bir tohumdun delikanlı bağrıma. Ve hatırlıyorum lokavt vardı bezgin fabrika düdüklerinin dizlerine yatırılmış olan sabah ... Devamını Oku »

EY BÜLBÜL-Ü ŞEYDA

Ey bülbül-ü şeyda yine efgâna mı geldin, Azm-i gül edüp zârıyla giryâna mı geldin.     Pervâne gibi âteşe daim cân atarsın, Evvelde bu aşk ödüne sen yâna mı geldin.   Yağmur gibi yağarsa belâ sen baş açarsın, Can vermeğe dost yoluna sen kurbâna mı geldin.   Herşey çalışır bir sıfatı eyleye mâ’mur, Sen cümle sıfat ilini vîrâna mı geldin. ... Devamını Oku »

TEK HECE

Var mı beni içinizde tanıyan? Yaşanmadan çözülmeyen sır benim. Kalmasa da şöhretimi duymayan, Kimliğimi tarif etmek zor benim… Bülbül benim lisanımla ötüştü. Bir gül için can evinden tutuştu. Yüreğine Toroslar’dan çığ düştü. Yangınımı söndürmedi kar benim… Niceler sultandı, kraldı, şahtı. Benimle değişti talihi bahtı, Yerle bir eylerim tac ile tahtı, Akıl almaz hünerlerim var benim… Kamil iken cahil ettim alimi, ... Devamını Oku »

VARLIK

Toprakla geldi bize dört nitelik Sabır, hoş huy tevekkül ve yücelik Suyla beraber geldi dört türlü hâl Temizlik, cömertlik, lütuf ve visal Rüzgârla beraber geldi dört heves Yalan, riya, sabırsızlık ve nefes Ateşle geldi dört türlü felâket Şehvet kibir açgözlülük ve haset Canla birlikte geldi dört özellik Utanma ahlâk üstünlük ve birlik Ziya Avşar/ NASİHATLER KİTABI (Risâletü’n Nushiyye) Devamını Oku »

BAYRAK

BAYRAK – Ahmet Muhip Dıranas Şehirlerden şehirlere Uçtu bir kuş gibi bir haber Bayraklar açmada fecre Şarkının her vardığı yer. Kaldı birdenbire istep Yalın ayaklar altında Yürü, bayraklar altında; Yürü, davullar çalsın hep. Önden gidene bir kurşun, Aldı bayrağı ikinci… Ve yiğitlerin en genci Düştü sonunda yokuşun. İnsan doğunca bir defa Andırır kırılacak dalı, Ölecektir nasıl olsa. – Öldün, alnından ... Devamını Oku »

ARA BUL

Bir sözüm vardır sana eyle kabûl Hâb-ı gafletden uyan Hakk’a kul ol Kande dirseñ dergeh-i Rahmâna yol Sende iste sende ara sende bul (Vechine bak hazretinde dâim ol) * Bu fenâ külhâna bakma yâra var Hârzâr-ı dünyeden gülzâra var Taşra çıkma yârı sende ara var Sende iste sende ara sende bul (Vechine bak hazretinde dâim ol) * Al melâmet hırkasın ... Devamını Oku »