Son Haberler
Anasayfa / şiiristan / GEDAYI ZAMAN MANZUMESİ

GEDAYI ZAMAN MANZUMESİ

Pocket
Bookmark this on Google Bookmarks

Her devirde aynı dert
Olmaz harîs-i şân-ı hükûmet hakîm olan
Düşmez o kayda sâhib-i akl-ı selîm olan
Girmez esîr sınfına merd-i fehîm olan
Ey ihtirâz-kâr-ı azâb-ı elîm olan
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgâr
Muhtâc-ı nân-ı gayr olan âdem hanîstir
Terk eyleyen saâdet-i kesbi habîstir
Kâsib-i cîb-i hazret-i Rabb-ı mugîstir
Pek doğrudur bu kavl-i mübârek hadîstir:
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgâr
Sa’y eyle sâlnâmede nâmın okunmasın
Evrâk-ı münteşirde peyâmın okunmasın
Târîh-i lâkab-ı nâ-be-devâmın okunmasın
Teşhîr-nâmelerde dramın okunmasın
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgâr
Tesrî’ edip mürûr-ı zamân-ı hayâtını
Aylık tasavvuruyle helâk etme zâtını
Tîmârdan çi fâide yok al berâtını
Pâpûşsuz bırakma benîn ü benâtını
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgâr
Olma ümîd-i mansıb ile öyle derbeder
Düşme muzîk-ı dâr-ı belâya hazer hazer
Semt-i refâhı ister isen benden al haber
Dinle nasîhat-i peder-i pîri ey püser:
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgâr
Girdâb-ı fitnedir bu alef-zâr-ı ibtilâ
Bi’l-cümle mü’minîni halâs eylesin Hudâ
Oğlum gözüm nasîhatim ancak budur sana
Rızk-ı helâl gibisi için eyle i’tinâ
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgâr
Farzâ vatanda kâr edemezsen seyâhat et
Meks etme âfitâb gibi azm-i gurbet et
Esbâb-ı i’tiyâşa teşebbüste himmet et
Deryâda berde sayd-ı şikâr ü zirâat et
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgâr
Nâmûs-ı istikameti hıfz eylemek muhâl
İffetle ihtilât edemez intizâm-ı hâl
Rüşvetle irtikâba lüzûm eyler intifâl
İnfâk olunmaz aylık ile evdeki ıyâl
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân seni dûnân-ı rûzgâr
Rüşvetle irtikâba da lâzımdır iktidâr
Kim evliyâ-yı devlete mahsûstur o kâr
Elli kuruş alırsa da bir kâtib-i nizâr
Mânende-i kibâr olamaz sâhib-i akar
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân seni dûnân-ı rûzgâr
Düşme ümîd-i mansıb ile umma rencine
Dehrin alâka etme serây-ı sipencine
Farz eyle nâil oldun o ümmîd-i gencine
Me’mûr-ı muhteşem ne demektir dilenci ne
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgâr
Yâhû ne abd-i Rûm, ne mülûk-i Ermen ol
Her şahsa “bendeniz” deme zinhâr, sen sen ol
Ne âmîr-i vakur ve ne mîr-i mutantan ol
Heyzüm-keş ol mukîm-i zevâyâ-yı külhen ol
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgâr
Tanzîm eden merâtib-i rızk-ı maîşeti
Hep beyt-i mâlden mi ayân etti kısmeti
Me’kûl tasavvur eyleme îrâd-ı devleti
Bir kerre eyle tecrübe semt-i ticâreti
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgâr
Âsâr-ı intizâmına bak ecnebîlerin
Fehm et ticâretteki nef’i bu kişverin
Kâşânelerde saff-ı niâl olmadan yerin
Var muktefîsi ol o gürûh-ı muvakkarın
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgâr
Îran zemîninden Avrupa’dan tâ Siyam’dan
İstanbul’a gelen müteaddid zalâmdan
Bir bî-nasîb var mı libâs ü taâmdan
Sen dahi kesbi öğren o sınf-ı kirâmdan
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgâr
Bir san’at ittihâz ile ver hâline nizâm
Artık ne mansıb iste ne hizmet ne ihtişâm
Olma ecîr-i müşterek-i halk-ı hâs u âm
Yek başına efendi ağa ol ale’d-devâm
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgâr
Kılsan da iştikâ, sitem veznedârdan
Çîn-i cebîn teâkub eder müsteşârdan
Bir vech-i merhamet göremezsin kibârdan
El-ictinâb hizmet-i bî-nef’ ü kârdan
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgâr
Dâin verâ-yı perdeden oldukça âşikâr
Gûyâ ki Azraîl eder îmâ-yı ihtikar
Terk-i hayât vaktidir ol vakt-i can-şikâr
Vermez sana ilâc ne nâzır ne müsteşâr
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgâr
Beş on kuruş için ne bu sarrâfa ser-fürû
Bayram gelince terziye haffâfa ser-fürû
Pâ-beste-i suâl olup etrâfa ser-fürû
Subh u mesâ revâ mıdır esnâfa ser-fürû
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgâr
Yâhû ne kâtib ol ne mühendis ne veznedâr
San’at ganîsi ol ne müşîr ol ne müsteşâr
Hammâl hırfetinde de bir hoşça hâl var
Bâr-ı girân-ı minneti çekmektir asl-ı âr
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgâr
Dükkân-ı destgâhına abd-i mükerrem ol
Abdü’l-erâzil olma şehinşâh-ı âlem ol
Zinhâr olma derler ise “Sadrıâzam ol”
Var bârgîrler gibi yük çek de âdem ol
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgâr
Varken alışveriş gibi bir mekseb-i celîl
Rû-mâl-i hâk-i pây-i kibâr olma ey rezîl
Halk-ı cihân ıyâl-i Hudâ’dır Hudâ-muîl
Sen kâsib ol da hazret-i Allâh’tır kefîl
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgâr
Beylikçi olma lostracı, bağcı, bekçi ol
Ser-nâ, kaval çal, ayı oynat, elekçi ol
Birkaç eşek tedârik edip git eşekçi ol
Mümkin değilse bunlar eğer var köpekçi ol
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgâr
Ermezse aklın ince sınâate ey gabî
Satmak da mümteni’ mi aceb tâze leblebi
Âlûde etme dâmen-i nâmûs mükessebi
Aklâmı anma ağzına alma mürekkebi
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgâr
بوقدن بوقه konup ne geçersin sinek gibi
İndimde devr-i bâb gelir بوق yemek gibi
Meftûn-ı üstühân-ı har olma köpek gibi
Memnûn-ı derd-i bâr-ı girân ol eşek gibi
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgâr
Fasl-ı bahâr olunca kabak, enginar sat
Yazın soğuk hoşâb ile dondurma, kar sat
Güz mevsiminde tâze yetişmiş hıyar sat
Kış vakti var fatîr, boza, sahleb, bahâr sat
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgâr
Ben sana hey efendi demem ki şekerci ol
Bunbar ü şîrdan ü paça sat, ciğerci ol
Hammâl-i bâr-keş olamazsan semerci ol
Peynirci, turşucu, kadayıfcı, biberci ol
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgâr
Bak çektiğin meşakkate hammâlden utan
Sattıkça şâl ü mâlini dellâlden utan
Gör yağlı, eski setreni bakkaldan utan
Hey aç eşek, lokantacı Paskal’den utan
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnân-ı rûzgar
Geçmektedir otuziki sâl-i gam-iştimâl
Hizmetle eylemekteyim imrâr-ı mâh ü sâl
Avnî beni bırakmadı bir lâhza fakr-i hâl
Bir kere hâl-i fakrime bak benden ibret al
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnan-ı rûzgâr
Var olmadan benim gibi pîr-i güsiste-tâb
Mevcûd iken müsâade-i mevsim-i şebâb
Kıl çârsûy-i dehrde bir san’at iktisâb
Bakma harâma rızk-ı helâl eyle iktisâb
Memûr olup gedâ-yı zamân olma zinhâr
Muhtâc-ı nân eder seni dûnan-ı rûzgâr
YENİŞEHİRLİ AVNİ

Hakkında admin

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Required fields are marked *

*