Kabil ‘ in kardeşi Habil ‘ i katlettiği topraklarda , kimyasalBeşşar , kendi ülkesinin çocuklarını sarin gazıyla katletmeye devam ediyor . Şam ‘ın banliyölerine dayanan Hür Suriye Ordusu askerlerini durdurmak için , Saddamvâri gazlarını devreye sokan kimyasal Beşşar finale doğru koşuyor . Üç yüzü çocuk , bin iki yüz kişiyi katleden kimyasal Beşşar halkına karşı sürdürdüğü savaşı kaybetmek üzeredir. Tüm zalimler gibi , halka karşı savaşı kazanan diktatör yoktur . Saddam elma kokulu gazlarla Halepçe ‘yi Kürtlere mezar yapmıştı , kimyasalBeşşar ‘ da , Şam ve çevresini halkına mezar yaptı . Mazlum halkların yanında olmak da bizim şiarımızdır . Katleden kimyasal Beşşardeğil , mazlum Suriye halkının ve çilesinin yanında olacağız . Büyük Türkiye Cumhuriyetine ve halkına bu yakışır .
Burnumuzun dibinde halkını halkını katleden kimyasal Beşşar ‘a ve yaptığı zulümlere karşı , bazı toplumsal kesimler , oralarda ne işimiz var ya da T.C. Şam rejimine karşı çıkmakla yanlış yaptı gibi, soğuk savaş dönemi anlayışı tepkiler göstermektedirler . Sizin iç işinize karışan ve pkk ‘ yıyıllarca semirten , siyasi cinayetlere imza atan faşist ve feodal bir rejime komşunuz olarak tepkisiz kalmanız doğru olur mu ? Abd ve Ab kapınızdaki savaşa müdahale edecek ; İran piyade ve Rusya sarin gazı bombası verecek sizde izleyeceksiniz öyle mi ? öyle bir komşuluk ve uyku politikası olamaz . Hele halkına gazla saldıran bir sadiste tepkisiz kalmak bize ve Türkiye Cumhuriyetine hiç yakışmaz . Öyle provakatif gazete ve medyamız var ki , Saddamseverliği gibi , Beşşarseverliğiolan bir basınla karşı karşıyayız . En son gaz saldırısını bile görmeyen gazeteler var . Ey gidi Nazım ve ey gidi Hiroşima şiiri : “Hiroşima’da öleli / oluyor bir on yıl kadar. /Yedi yaşında bir kızım, / büyümez ölü çocuklar. / Saçlarım tutuştu önce, / gözlerim yandı kavruldu. / Bir avuç kül oluverdim, / külüm havaya savruldu.”
Yukarıdaki dizelerde kaldırın Hiroşima ‘yı , yazın Şam ‘ ı , bakalım değişen bir şey var mı ? Ölü çocuklar büyümez diyen Nazım , sessiz ve elma kokulu gazlarla öldürülen Müslümanları görünce ne yazardı ? Saçları tutuşan ve yanan çocukların yerinde ; yerlerde istiflenmiş yatan bedeni küçük ruhları büyük çocukları yazardı sanırım . Kimyasal Beşşar ‘ ı seven ruhlar rahat mı acaba ? Kimyasal Beşşar ve Saddam ‘ ı tahtında ziyaret edip biat edenlerin , eli kan lekesinde değil midir acaba ? Hiroşima ‘nın üstünden epey geçti ama , İslam dünyasının biri birini öldürme hali devam ediyor . Mısır ‘ da Esma ‘ yı katleden gevşek Sisi ‘ nin kimyasal Beşşar ‘ den farkı ne ? Faşist katiller ve darbecilerin hepsi , büyümez ölü çocukların sayılarını artırıyorlar . Ne hazin değil mi ? Ölen ve caniler Müslüman ! Allah ‘ım tüm mazlum halkları ve insanları sen koru . BM gibi kuruluşlar da , sadece bebek katilleri ve rejimlerini izlemekle yetiniyor .
Kimyasal gazlarını Ruslardan , çetelerini İran İslam Devletinden (!) alan haydut Suriye yönetimi ve kimyasal Beşşar , son katliamıyla olmayan meşruiyetini ve topraklarını ağır ağır muhalif devrimcilere bırakıyor . Tüm bunları da halkını vurarak ve sarinle zehirleyerek yapıyor . Ülkemizdeki bazı mezhepçi tayfada durumdan olmayan görevler çıkararak , müstevlilerle işbirliği içerisinde , haydut Suriye ve yönetimine övgüler diziyorlar . Hitler , Stalin ve Sırp kasabı Milesoviç ‘ten ayrı bir tarafı olmayan kimyasal Beşşar ‘ı savunmak da neyin nesi ? Ezo gelininin ailesi bile Türkiye ‘ yi sığınacak bir liman görerek , Suriye ‘ den ülkemize kaçarken , ülkesini seven bir yurtseverin diktatörleri savunması nasıl olur ? İzahı mümkün değildir . Ülke meseleleri ve çıkarlarımız söz konusu olduğu zaman , dış politikada ülkemizi ve değerlerimiz savunmak zorundayız . Sırtında zulüm küfesi olmayan bir atanın çocukları olarak , her türlü zulme uğrayan halklara yardım ve destek bizim ilkemizdir .
“Kimyasal silah kullanmak Tanrıyı kıyamete zorlamaktır “ diyor , yazar Yusuf Kaplan . Doğrudur . Klasik silahları ve savaşı kızsam da anlarım ! Ama çocukları ve günahsız ruhları ya da kadınları öldürmek neyle izah edilir ?Günahsızlığın , masumiyetin , arılığın , suçsuzluğun su katılmamış örneği olan çocukları öldürmek , ancak , masumiyetin katli ve acımasızlığın çağdaş (!) adıdır . Onun için çocuğa ve kadına infaz görüntülerini affedemiyorum . Kahhar sıfatı olan Allah , intikamına memur ettiği insanları dilerim başarılı kılar ve haydut Suriye yönetimi ve kimyasal Beşşar gider . Tüm dileğim budur. Kimyasal silah kullanan kimyasal Beşşar , aslında tabiatın da kimyasını bozarak insanlık suçu işlemiştir. Uluslararası insan hakları mahkemesi derhal soruşturma açarak , kimyasalBeşşar ‘ ı insanlığa karşı suç işemekten yargılamalı ve gereken evrensel cezayı kesmelidir .
İnsanlık onuru ve izzeti için , tüm zalimlere inat , mazlum halkların yanında olmanın bir insanlık görevi olduğu bilinciyle ; tüm dünyada ve Müslüman aleminde barış olsun dilekleriyle kalın sağlıcakla .
Günün sözü : Yaralı kartala sormuşlar : “ _Niye bu denli hüzünlüsün ?”_ “Beni vuran okun arkasında kardeşimin tüyleri “ var demiş … Arap atasözü
İsa Çolaker